Her insan, kendi ihtiyacını daha. iyi bilir. Hangi konularda dua etmesi lazımsa onu ister, duaların mutlaka Arapça olmasıda gerekmez. Allah Teâlâ insanların gönüllerindekini, daha gönüllerine gelmeden bilir. Bu sebeple dili dönmeyenlerin, duaları rahatça telâffuz edemeyenlerin, namaz haricinde yapacakları duaları diledikleri dilden yapmaları pek tabiidir. Bir hastanın Türkçe olarak “Ya Rabbi senden şifa dilerim“ demesi, bir evlâdın annesi ve babası için “Allahım, anama, babama rahmetinle, mağfiretinle muamele buyur“ diye niyaz etmesi pek tabiidir. Ama ben bu duaları Kur’ânı Kerim’de, Hadîsi şeriflerde bildirildiği gibi yapmak istiyorum, diyene de kimse bir şey diyemez. Allah Teâlâ’ya, Peygamberinin yaptığı duayı, yine onun ağzından çıktığı gibi telâffuz ederek arzetmenin de ayrı 1 Bulunduğum bir mecliste dua eden arkadaş pek heyecanlı idi. Merhum Elmalılı M. Hamdi Yazır’ın tefsirinin başında verdiği bir münacatıezberlemiş onu okuyor ama “Allah’ım, sen yoktun, ben var ettim“ diyordu. Fakat öyle inanıyorum ki Yüce Rabb’imiz bu ifadeyi “Allah’ım, ben yoktum, sen var ettin“ şeklinde kabul edecekti. bir yeri olsa gerektir. Biz dua edecek kardeşlerimize işte bu bakımdan yardımcı oluruz.
(Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 285 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Tarihi | Nisan 2010 |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 14,00 / 20,00 cm. |