“Yani dükkânınızda her şey var mı? Gerçekten her şey?“ dedi küçük kız gözlerini ona doğru çevirerek. Tomek ne diyeceğini bilemedi. “Evet... gerekli olan her şey...“ diye yanıtladı. “Öyleyse belki sizde... Qjar Nehri’nin suyundan vardır?“ Tomek, bu suyun ne olduğunu bilmiyordu. Bu Qjar Nehri’nin nerede bulunabileceğinden de haberi yoktu. Küçük kız bunu çok iyi anladı. Gözlerine bir gölge düştü ve Tomek sormadan o yanıtladı: “Bu su ölümü engelliyor, bilmiyor muydunuz?“
Küçük bakkal Tomek, küçük kızla karşılaşmasından sonra onu bir türlü aklından çıkaramaz. Tersine akan Qjar Nehri’ne giden yoldaki tehlikeleri de öğrendikten sonra kararını verir: Yola çıkacaktır. Kendisini her zaman düşlediği bir serüvenin tam ortasında bulan Tomek, kimsenin gitmediği, görmediği yerlere varacak, yeni dostlar edinecek ve karşılaştığı zorlukları bu yeni dostlar sayesinde atlatacaktır. Tomek, küçük kız Hannah’ı bulabilecek mi? Birlikte daha önce kimsenin ulaşamadığı, ulaştıysa bile geri dönemediği, suyundan içene sonsuz bir yaşam veren tersine akan nehri bulabilecekler mi?