Nasıl da kirletilmiş bir dünya, insansızlık fazlasıyla zengin iken insanlık çok ama çok
yoksun! Sevgiler hep kırılıp incitiliyor ve cehalet halindeki çoğunluk ya paraya köle olmuş
ya da coğrafi tanrısına ve insanlığı sefalete sürenler de saraylarda altın taslarla şarap içip
güzelliği dillere destan kızların oluşturduğu haremde yaşarken insanlığın daha güzel bir
dünyada yaşamasının mümkün olduğunu dile getirenler sürgünden sürgüne vuruluyor.
Kimindir bu yaşama düşman ve bitmek bilmeyen öfke? Toplum bütününü yöneten
merhamet ve insanlıktan yoksun olan o vahşi öfke, nasıl da bileniyor yaşam dolu yüreklere
karşı! Tek dertleri çokça güç kazanmak mı? Bir insana kendi gücünden fazla olan bir güç
verildiğinde o güç onu delirtmez mi? Hiç mi sevdikleri ölmemiş ya da hiç mi
sevmemişler? Nasıl da öyle taş kalpli olabiliyorlar ki sırf cahil diye bir yalan değerle
masum insanları savaştan savaşa sürüyorlar. Ne zaman bitecek bu insan sömürüsü? Nereye
kadar bu cehaletimiz, bin yıllarcadır öldürmüyor ve ölmüyor muyuz? İçecek suyumuz,
yiyeceğimiz ya da yatacak yerimiz mi yok ki ha bire savaşlara koşuyoruz.