“Ne olacak bu memleketin hâli? Eğitim sorunları ne olacak?  Sınırlarımız ne olacak?  İşsizlik ne olacak?  Endüstri ne olacak? Beyin göçleri ne olacak?   Bu ekonomi nasıl düzelecek?  Ne olacak bu Türkiye’nin hâli?” Sorularına cevap arayanlar daha büyük bir soru ile karşı karşıya kaldı. Düzeltmeye nereden başlamalı? Önce ekonomiyi mi düzeltsek, acaba önce eğitimi düzeltip insan kalitesini mi yükseltsek, yoksa demokrasiyi güçlendirip daha özgür yaratıcı bireyler mi yetiştirsek. Yıllardır bu ve ben-zeri sorular uzadı gitti peki geri dönüp bakıldığında bizler ne yaptık?  Yeri geldi kadeh kalkarken konuşuldu, yeri geldi oy verileceği zaman, kimi zaman arkadaş meclisin de, kimi zaman sandıkta. Karamsarlığın bastırdığı anlarda ise “Bizden, bu ülkeden bir şey olmaz abi,” deyip kestirip atıldı.   62 yaşında İstanbul doğumlu, evli ve 2 çocuk babası, işçi emekçisi bir birey-im. Yıllardır çocuklarıma iyi bir gelecek bırakabilmek için uğraştım. Başta kızlarım ve diğer gençlerin bu ülke için ümitsizliğinin arttığını ve kısır döngü de olduklarını fark ettiğim an bu böyle devam etmemeli ve bunu düzeltebilmek için ne yapılabilirim diye düşünürken hayat tecrübelerimi, gördüklerimi, okuduğum kitapları, araştırmalarımı ve sonuçlarımı bu kitapta sizlerle paylaşmak istedim.   Çözülemeyecek hiçbir sorunumuz yok. Ulu Önder Mustafa Kemal Ata-türk’ün izinde, hep beraber daima ileri.